Toplam Sayfa Görüntüleme Sayısı

13 Kasım 2015 Cuma

''Kıyıya Vuran Deniz Kabukları'' Hannah Richell (Kitap Yorumu)




Kitap Adı: Kıyıya Vuran Deniz Kabukları (Secrets of the Tides)
Yazar: Hannah Richell 
Yayınevi: Orkinos
Baskı Tarihi: ABD (12 Nisan 2012) - Türkiye (Ocak 2015) 
Tür: Tek kitap. 



Tanıtım: 

Kalbiniz affetse bile ruhunuz ihaneti unutup yeniden sevmeyi öğrenebilir mi?

Dorset sahilini dalgalarıyla döven fırtınalı bir deniz... Kayaların tepesinde gün ışığında beyaz duvarlarıyla adeta bir inci gibi parlayan bir çiftlik evi... Clifftops. 

Burası Dora'nın bir zamanlar evim dediği yerdir. Şimdi ise Dora sevdiği adamla Londra'da yaşamaktadır ve içinde yeni bir hayat büyümektedir. Ancak on bir sene önce yaşadığı o korkunç olaydan bu yana kendini bir türlü toparlayamıyordur. Dahası kendini bir anne adayı olarak yeterli görmemektedir. 

Daha fazla bu şekilde yaşayamayacağını anlayan Dora, geçmişiyle yüzleşmek için çocukluğunun geçtiği o eve döner. İstediği cevapları annesinden öğrenecektir. Fakat döndüğünde hiçbir şeyin eski masumluğunu korumadığını görecektir. Çünkü her ailede sırlar vardır ve bazıları sonsuza kadar saklanmalıdır... 

Kıyıya Vuran Deniz Kabukları, ihanet ve yalanlarla parçalanan bir ailenin umuda tutunuşunu anlatan muhteşem bir roman. 



''Her şey değişir, hayat ileriye doğru devam eder. Ama eğer bu, bir aileyi ören sevgi gibi gerçek sevgiyse, o zaman her zaman oradadır, yüzeyin altında kaynamaktadır, sadece yeniden patlamayı bekliyordur.''




*Beğendiğim Alternatif Kitap Kapakları*





*Karakterler* 

Dora Tide, erkek arkadaşı Dan ve köpekleri Gormley ile beraber köhne, genel bir tadilata duyduğu ihtiyacı kırık dökük bir çatı, rutubet kokan bir mutfak ve boyası bakımsızlıktan nasibini almış olduğu belli olan çatlak duvarları ile dile getiren eski bir düğme fabrikasının çatı katında yaşamaktadır. Dan ve Dora, başını sokacak bir ev arayan çoğu çiftin gözden geçirdikleri bir bakışının bile adresinin üstüne koca bir çarpı işareti damgalamalarına yetebileceği bu daireyi almadan önce, bir yuva hissiyatının filizlenmesini sağlamak için harcamaları gereken parayı ve bununla alamayacakları sevgi dokunuşlarının dairenin zaman çalacak ihtiyaçlarından sadece birkaçı olduğunun bilincindeydiler. Her gece uyanmalarını sağlayan ve bu gerçeği onlara unutturmamakta kararlı gibi gözüken çatıdan sızan su seslerini de eskiden yapabildiği gibi bilincinin gerisine atmak istiyordu fakat her seferinde başka bir sorunu yanında getirmiş halde gözünün önünde belirmeye başlayan eksikliklerden kaçamıyordu. Bu daireyi ilk gördüklerinde yüzünde memnun bir sırıtışa sahip iç seslerinin, daireyi almakta ikna olmalarını sağlayacak şekilde beyinlerine yansıttığı açık planlı, modern ve güzel resimle şimdiki halin arasında sayısız farkın bulunması gerçeği Dora'nın umudunu kara bir delik gibi içine çekiyor; delikteki karanlık ve bilinmezlik ise içine oturacak bir kuşkuyla pozitif düşüncelerini esir alacak bir korku kafesini beraberinde getiriyordu. 


Dan'in ilhamıyla geri dönen yoğun çalışma saatleri ve kendisinin de reklamcılık işinde terfi olması evi toparlamaya ayırdıkları zamana bir set çekmeye başlamıştır ve büyük bir sürprizin ilgi odağı haline gelen hamilelik haberi, Dora'nın güvenli limanı olarak kabul ettiği Dan'in sularında bile rahat hissetmemesine, tam aksine, geçmişin hatıralarıyla beraber köpürmeye başlayan suların tüm umutları ve mutluluğunu tehdit edecek bir yükseltide olması, Dora'nın halihazırda gerilen ince bir tel kıvamındaki sinirlerinin kırılma noktasını zorlar bir haldeydi. Yaklaşan bir fırtınanın habercisi olan bu duruma bir son vermek için geçmişinin şeytanları ile yüzleşmek durumunda kalacak, yaklaşan fırtınadan korunmak için kaderin acımasız elleri tarafından hüzün dolu anılarının saklanıldığı ve yüzleşilmesi adına itinayla korunduğu Clifftops'u, on altı sene önce yaşanılan trajik bir kaza sonucu açılan ve iltihap kapmış yarasının hayatını tümden zehirlememesi için bağışlamak durumda kalacaktır. Sırların fırçasının pişmanlıklara bandırıp simsiyah boyasıyla kirlettiği mutlu aile tablosunu başından sona kadar ele alan bu romanda sizler de yaşananlara şahit olacak, gerçeklerden kendinize bir ders çıkaracaksınız.


''Evet, hayat her zaman beklediğimiz gibi devam etmiyor. Evet, bizi incitebiliyor. Bizi adeta yıkıyor, ama iyileşebildiğimizi de biliyorum artık. Güçlenebiliriz. En beklenmedik yerlerden mutluluğu bulabiliriz... en beklenmedik insanlarla.''




*Ön Söz*

Karakter analizinde kitap özeti sayılabilecek birkaç unsuru alıp birbirlerine karıştırdığım için, özetine ayrı bir yer ayırmadan direk yorumuma geçmek istiyorum. Zaten yorum bölümünde uzun uzadıya bahsedeceğim kitap hakkındaki düşüncelerimden ve hatta o kadar çok şey var ki konuşmak istediğim, kitapta gelişen olaylar bu düşünceleri zihnimden çıkarıp hayata döndürdüğünde bunları unutmamak adına yazmaya ve sıralamaya başladım. Uzun zamandır hakkında susmadan konuşabileceğim bir kitap okumamıştım bu yüzden benden mi kaynaklanıyor acaba diye kendimi sorgulamama yol açmıştı bu durum; bu kitaptan sonra da problemin benden doğmadığına emin olmuş oldum, büyük bir rahatlamaydı emin olun ki. Lafı daha fazla uzatmadan neler düşünmüşüm kitap hakkında bunları paylaşmaya koyulayım artık. :) 


*Yorum*

Kitap, üç kadının hayatının trajik bir olay sonucu nasıl değişebileceğini anlatıyor ve bu olayın her birinin üzerindeki etkisini daha kolay bir şekilde anlaşılabilir kılmak adına her birinin bakış açısına yer verilmiş. Bir bölümde Dora'nın gözünden, ondan sonraki bölümde Dora'nın annesi Helen'dan, son olarak da Dora'nın kız kardeşi Cassie'den bakıyoruz olaylara ve bu durum, üç kadın arasında sözü geçmeyen sırlara, gerçekliğin ardında üzerine kilit vurulmuş kapılarda yaşanan diyalogları okuyucunun farkında olmasını sağlıyor. Her bölümde, o bölüm boyunca ele alınan kişinin diğer karakterlerle bağlantı kurulacak bir olay hızlandırılmış bir şekilde ele alınıyor ve nelerin kötü gittiği konusuna bir anlam getirip yapboz parçalarını doğru yere yerleştirme kısmı okuyucuya bırakılıyor.

Hikayeyi anlatan kişinin değişmesinden pek hoşlanmayan veya okuma geçmişinde, olayları takip edemeyecek kadar kafasında büyük boşluklar belirmesine sahip bir kitabın izini taşıyan insanlar için bu yorumun, sizi bu kitabı okumaya teşvik etmediğinin farkındayım. Ancak kurgu bazen bir zamandan diğer zaman arasında hoplayarak okuyucuya oyun oynuyor gibi gözükse de; karakterler ve zaman arasındaki geçişler o kadar doğal işlenmişti ki bir an bile durup bir dakika, ben hangi karakterden okuyorum ve bu hangi zaman, bile demedim. Kolaylıkla kafası karışabilecek ve bu yüzden çoğu kitabı büyük bir sabırla okumak zorunda kalmış bir okuyucu olarak böyle bir yorum yapmak bile kitap hakkında çok şey ifade ediyor inanın ki. 

Dora ve annesinin hikayesinde ortak işlenen element kendilerini belirli konularda yetersiz hissetmelerinden doğan güvensizlik sonucu hareketlerini sorgulamaya yol açan kafa karışıklığı. Dora geçmişte yaptığını sandığı bir hata yüzünden, doğacak olan çocuğuna hep hayalini kurduğu bir anneliği verememe şüphesi mevcut ve bu hayalini gerçeğe dönüştürecek kadar kendini yeterli hissetmiyor. Dora'nın annesi Helen'da ise bu durum, kocasının mükemmel ailesinde ona bariz bir şekilde kuşkuyla yaklaşılıyor olması bir zaman sonra kendi düşüncelerinde yetersizlik kalıntılarını bulması ile tetikleniyor. İnce buzun üstünde duran bu durumu düzeltmek için attıkları her adımda ayaklarının altındaki buzun onları hayal kırıklığına uğratması ile dirençleri de buz gibi kırılma noktasına gelmiştir. Cassie'ye bu noktadan düşey pay da etrafında yaşanan her şeyin farkındalığı ile büyümekten dolayı gelen olgunluk yer alıyordu ve çoğu zaman bu durum beraberinde sorular getirip, cevaplarının can yakıcı gerçekliğini her seferinde tekrardan hatırlamasına sebep oluyordu.   

''Kızına herhangi bir şey söylese, eğer konuşmayı en baştan yeniden yapsalar, o öğleden sonra yapmaya cesaret edemediği şekilde yontulmamış saf bir dürüstlükle konuşsalar, kızına koşmasını söylerdi. Hayatın ona bahşetmek üzere olduğu gözyaşları, ıstırap ve dayanılmaz acıdan, mümkün olduğu kadar hızlı bir şekilde koşarak kaçmasını söylerdi.''



Kitap neredeyse altı yüz sayfa; ancak büyük puntolarla yazılmış olması ve aile dramı konulu sürükleyici bir film tadında olmasıyla iki günde bitirdim kitabı. Yer yer içinizi kavuran kasvetli bir havası olsa da merak unsurundan yoksun olmayan anlatımı ile su gibi akıp gittiğini hissediyorsunuz kitabın elinizde. Eğer ne türüne benzediğine dair bir öneride bulunmamı isterseniz; Kristin Hannah, Louise Douglas, Sarah Jio, Karen Kingsbury gibi yazarlara aşina iseniz ve bu yazarlardan çıkan en az bir kitabı beğendiyseniz bu kitabı da beğeniyle okuyacağınızı düşünüyorum. Eğer bu yazarlardan birinin eli değmiş bir kitabı bile okumadıysanız o zaman genel bir uyarı niteliğindeki notumu devreye sokabilirim. Bu kitap herkesin zevkine hitap edebilmek için fazla seçici ve bana göre kitaptan sıkılmamak veyahut karakterleri anlamak için belirli bir olgunluk istiyor. Spesifik bir rakam istiyorsanız eğer, +16 diyorum ben. Ancak bu yaşta olmayıp da kendini olgun hisseden ve aile dramı tarzı şeyleri okumaktan hoşlanan insanlar varsa yine de bir şans vermelerini söyleyebilirim. Çünkü bu yaşın üstünde olup sıkılan arkadaşlarım da var bu kitabı okurken; bu yaşın altında olup tavsiyemden ötürü teşekkür eden arkadaşlarım da mevcut. Bu düşüncemi dile getiriş sebebim de kitap hakkında bir fikriniz olması, böylelikle körlemesine dalış yapmış olmazsınız bu kitaba.


Ayrıca bu kitapta bahsi geçtiği gibi, kardeşliğin arasındaki benzerliğin ve farklılığın parmak basılan konular listesinde bir madde olduğu romanlarda, kardeşim ile ilişkimizi arıyor gözlerim istemsiz; bir parçasını da göz kırpar halde yakaladığımda o kitaba daha samimi bir şekilde yaklaşmaktan alıkoyamıyorum kendimi. Dora ve Cassie arasında geliştirilen bağın ben ve kardeşim arasında olanla karşılaştırıldığında farklılıkların fazlalığı çok belirgin olsa da es geçmek istemediğim bir düşünce olmayacak kadar önemliydi benim için.


Kitabı okurken bir duygu şöleninin içerisinde, aklınıza gelebilecek her türlü hissi sindirmeye çalışırken bildiğinizi, aşina olduğunuzu sandığınız duyguların elinden geçiyorsunuz bir kere daha. Konu hakkında verilecek her türlü bilginin kitap okunmadığı sürece istenilmeyecek olarak kalacağını bildiğimden düşüncelerimi dizginleyip geri çekiyorum; böylelikle ben de kimsenin şok olma anını elinden almamış olmamın bilinciyle rahatça devam edebilirim yoruma. Minik bir önerim var kolay etkilenen zihinler için: Bu kitabı kalabalık bir ortamda okumanızı hiç tavsiye etmem. Yoksa duygularınızı ayna gibi yansıtabilecek yüz mimikleri ve göz pınarlarınızı nemlendirecek yaşlarla kazananın, iradenin dayanıklılığına göre seçildiği bir savaşa girersiniz ve kaybettiğiniz anda çevrenizdekilerin meraklı ve endişeli bakışlarının ilgi odağı olabilirsiniz. Her ne kadar kendimi, yüz mimiklerimi kontrol edemeyecek kadar olayların akışı içerisinde kaybolmaya hazır şekilde bulsam da göz yaşlarıma hakim olabildim; kolay etkilenmeyen yapıma rağmen böyle bir tepki vermiş olmam, kitaba minnet duymamı sağladığı anlardan birine daha imza atmış oldu ve hafızamda yer edinmesini sağladı. 

Gerçek kurgu standından alınıp da ustalıkla işlenmiş gibi olan bu roman, kapağını kapattıktan birkaç gün sonra bile sizinle kalacak bir olaylar zinciri vadediyor; kalın ve sizi meşgul edecek, umudu kaybediş ve geri buluş hikayesini ele alan, ve sonuna kadar merakla okutturacak bir kitap arıyorsanız tavsiye ederim bu kitabı. İyi okumalar! :) 


''Kabullen ve yoluna devam et. Kendi hayatını yaşa. Çevrende seni gerçekten seven insanlarla birlikte mümkün olan en iyi şekilde yaşa. Geçmişe takılıp kalma.''

Puanım:5/5!



''BURAYA KADAR OKUDUYSANIZ TEŞEKKÜR EDİYORUM, BU YAZILARIN HEPSİ KENDİ ŞAHSIMA AİTTİR, ALACAKSINIZ LİNKLE ALIN VE BANA HABER VERMEYİ UNUTMAYIN LÜTFEN. BİR SONRAKİ KİTAP YORUMUNDA GÖRÜŞMEK ÜZERE!''


''The photos that I've used in this post are belong to http://yourreactiongifs.tumblr.com/ .I did not intend to steal or occupy the copyright by any means.''




Subscribe to Our Blog Updates!




Share this article!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Return to top of page
Powered By Blogger | Design by Genesis Awesome | Blogger Template by Lord HTML